Bugün, 19 Mayıs 2024 Pazar

Erdogan Kaya


Nerede o eski muhabbetler

Nerede o eski muhabbetler


Muhabbet deyince şimdiki nesil İnternet muhabbeti zan eder. Eskiden insanlar oturur muhabbet ederek hoş sohbetlerde bulunurdu. Hele şu şehirde yaşam ise muhabbeti tamamen öldürdü. Cami çevresine veya hükümet meydanına giderseniz bir kaç tanıdık bulursunuz. Çay salonlarında insan bulamazsınız, emekli çay içmek için buralardan uzak durmaya çalışıyor. Banklarda denk getirdiğin bir kaç tanıdıklada görüşmediğin için hoş beş ve ne var yoktan öteye gitmez. Esnafı zaten meşgül edemezsin adam satıştan şikayetçi. Bizim öğrenciliğimizde köye giderdik, belli başlı yaşlılarımız vardı. Yaşlılar küçük demez sohbet ederler anlatırlardı, bizde dinlerdik. Hatta şunu diyebilirim ki, bizim o eski yaşlılarımız içerisinde kendini az çok yetiştirmiş kültürlü insanlarımız vardı. Her yaşlımız zaten aynı değildi, zaten o kültürü elde edememişler ise toplumdan uzak durmaya çalışır veya dinlemeyi severlerdi. Ben şahsen o eski yaşlılarımızın sohbet ve muhabbetlerini hala unutamam, hafızamda kalanları mevcut. Babamla beraber okumuş eski eğitmenlerden Halil Keskin vardı, daha sonra o dönemin iktidarı döneminde görevinden uzaklaştırılmıştı. Çoğu insan o insanı sevmezdi ama dolu bir insandı. Sevmemelerinin sebebi ise onun yetişmiş olması idi, rahmetle anıyorum. Köyün belli yerlerinde oturma yerleri ile cami etrafındaki yeşilliklerde oturulur ve bol sohbetler edilirdi. Hatta bazen mizahi kıssalar anlatılır insanlar düşündürülürdü. Ben bunların çoğunu zevkle dinler kafamın bir tarafına yazardım. Bir gün cami avlusunda oturuyoruz sohbet faslı bitti, konu mizahi hikayelere geldi. Rahmetlilerden birisi sohbet esnasında dedi ki, “ yav İzmir’e biz eskiden yaya giderdik, oda bir ayı falan bulurdu. İzmir’e vardık deniz kenarında dinlenirken bir gemi geldi yanaştı. Gemiye bir yumurta yüklediler, yüklenen yumurtayı gemi zor aldı. Bizde merak edip gemiyi takip ettik, nereye götürdüler bilmem” dedi. Tabi orada oturanların birisi hemen lafa girdi, “ yav bende bir gün İzmir’e gitmiştim aynı şekilde deniz kenarında otururken, bir kuş geldi öyle bir kuş idi ki, İzmir’in üzerinde uçarken İzmir’i gölgeledi ve nerede ise karanlığa boğdu” dedi. Tabi gemiye yumurta yükleyen hemşehrimiz hemen itiraz etti, “ bu kadar da yalan olmaz, bir kuş İzmir’i mi gölgeleyecek” dedi. Kuşun gölgelediğini gören hemen devreye girmez mi?, “ biz senin bir gemiye yumurta yüklediğine inanıyoruz da sen neden bizim kuşa inanmıyorsun? Her halde o yumurtayı bu kuş yumurtlamıştır” dedi. ortalığı kahkahaya boğdu. Bu güzel düşündürücü kıssalar bile güzel olmalı ki, dinlenirdi ve ülke meseleleri hakkında da konuşmalar olur konuşulurdu. Şimdi bu muhabbetler inanın yok. İnsanlar dostluğu bırakmış, ticari alışverişi olan kişilerle sohbet edip ticaretle meşgul oluyorlar. İnsan belli bir yaşa gelince bazı eski konularla ilgili sohbetleri konuşmak istiyor. Ama maalesef her zaman bir araya gelemiyor ve dostluk içerisinde konuşup dertleşemiyoruz. Ne diyelim ileri ki yıllarda hayat nasıl devam edecek yaşarsak göreceğiz.