Öncelikle şunu söylemek istiyorum, gazetecilik öyle kolay kolay yapılabilecek bir iş değildir. Eline mikrofon alan ve iki satır yazı yazmasını bilmeyenler ortalığa çıkmış gazeteci olmuş. Yada bir gazetecinin yanında dolaşmakla gazeteci olmuş. Bu iş bu kadar ucuz değil kardeşim. Elin kalem tutacak, bu mesleği ya çekirdekten öğreneceksin, ya da eğitimini alacaksın. Kağıt üzerinde eğitim almak yetmiyor, bu işin içinde yoğrulacaksın ve gazetecilik terbiyesi alarak nasıl bir gazeteci olunur bunu bileceksin.
İnsanlar ile nasıl iletişim kurulur, nasıl hitap edilir, nasıl davranılır, terbiye ve yaklaşım nasıl olur bunları öğreneceksin. İnsanların ağzına mikrofon tutarak, ne konuşursa konuşsun bunu sosyal medyada paylaşmak gazetecilik değil ahlaksızlıktır.
Bir devlet idarecisine nasıl davranılır, kurum yetkililerine ve amirleri ile nasıl konuşulup konuşulmayacağı iyi bilinmeli. Bir Vali, Belediye Başkanı ve Milletvekili ile sokak arkadaşı gibi konuşulmaz. Onlar devleti ve toplumu temsil eden insanlardır.
Ben sosyal medyanın her türlüsünü takip edip izliyorum. O kadar dalkavuk, sıradan sokak adamları var ki, eline bir telefon ve mikrofon almış ne soracağını dahi bilmeden ne olduğu belli olmayan veya paralı askerler olmuşlar vatandaşın ağzına mikrofon tutuyor. Oda ağzına gelen küfür de dahil konuşuyor ve onları yayınlıyorlar.
Ben bir gazeteci ve programcı olarak sokağa çıkıp söyleşi yapar istediğim gibi yayınlarım. Yaptığım röportajların işime gelenini yayınlar, işime gelmeyeni yayımlamam. Yapılanlarda aynen böyle. Kimin siyasi görüşü ne ise veya kiralandığı siyasi kesimin istediği gibi yayın yapıyorlar.
Size göre uygun olmayanları kesip doğrar uygun olanları montajlar yayınlarım. Sosyal medyaya bakıyorum aynen anlattığım gibi yapılıyor. Neden aklı evvel kişilerin aklını çelmek için yapılıyor. Bunların tamamı yalan ve iş bilmeyen insanlara yaptırılan söyleşilerdir.
Geçen hafta içi Aksaray’da hükumet hakkında ve pahalılık hakkında bir kardeşimizin eline mikrofon verip söyleşi yaptırdım. Samimi söylüyorum, bu millet çok akıllı, 30 kişi ile yaptığımız söyleşide sadece 7 kişi zam ve Tayyip Bey hakkında olumsuz konuştular. Bu konuşanların bazılarının siyasi görüşlerini biliyorum Tayyip bey karşıtı partiye mensuplardı.
Hatta yine Kanal 68 televizyonuna arkadaşlarımız stokçuluk ile ilgili kesintisiz söyleşi yaptılar. Ben bunun tamamını takip ettim, arkadaşlar kesintisiz yayınladılar. Herkes devletin yanında yer alıp stokçuları suçladılar, yine Tayyip Bey bu işi çözer dediler.
Yutup denen sokak söyleşisi yapanları dinleyin sanki ülke batmış, ülke batıyor. Yok kardeşim vatandaş her şeyin farkında. Ülkeye yapılan güzel hizmetleri de biliyor eksiklikleri de biliyor. Artık vatandaş siyasilerden daha çok ülkenin gidişatını yakından takip ediyorlar.
Mecliste edep dışı el vuruşunda görüyor, küfür eden bayan siyasileri de biliyor. PKK ile yandaş olanı çok iyi biliyor. Şu enflasyon ve dolar işi halledilsin inanın seçimler hiçte beklendiği gibi olmayabilir. Vatandaş dersi başkalarına verebilir.
Vatandaş önce vatan ve ülkem diyor. İktidara gelecek kişi cebinden hazineye paramı koyacak, bir yerde para mı varda onu koyacak diyor. Vatandaş her şeyi biliyor ve görüyor.
Ben Köyde Yaşan programı çekiyor ve köy köy geziyorum. Vatandaş bize daha rahat konuşuyor, vatandaş inanın her şeyin farkında. Vatandaş her ne kadar zamlara ve seçilmişlere kızsa da oy verecek başka lider mi var diyor.
Muhalefet milletvekilinin çözüm üretmediğini şov yaptığını biliyor, ülkeye yapılan hizmetleri inanın bizden iyi biliyor. Sokakta paralı medya mensupluğundan uzak yapılan söyleşilerin tamamı taraflı ve yönlendirici gerçekten uzaktır. Toplum ülkesine sahip, zammış, dolarmış vatan meselesi olunca umurunda değil. Bunu sosyal medya da gazetecilik adına yapanlar birilerinin hesabına çalışıyorlar, bunlara itibar edilmemelidir.
