Ben bu yazıyı yazdım ama biliyorum ki, bazı insanlar hadi sende diyecek, çünkü bu düşünceyi görmekteyim. Geçtiğimiz günlerde eski siloların yerine yapılan parkın içerisinden geçiyorum, erkek ve kız gençler çayırların üzerine oturmuş sohbet ediyorlar. İnanırmısınız nerede ise kızların tamamı belinden sırtına kadar açık oturuyor. Dedim ki, 15-20 sene önce böyle oturulup gezilebilirmiydi? Bende dahil bu gençlerin ekserisinin ailesi dindar ve muhafazakardır. Hangisi çocuklarına bu şekilde giyinip gezinme diyebiliyor? Hiçbirisi böyle bir söz söyleyemez hatta ve hatta yüzlerine karşı bir kelime bile edemezler. Neden maneviyat, dini duygular ve ahlakımız sekteye uğradı da ondandır. Toplum olarak dindar gibi laf ederiz ama dinin yanından geçmeyiz. Örf, adet ve dini duyguları birlikte yaşayan kaç aile kaldı? Kimse çocuklarına bir laf söyleyemez olmuştur. Geçen bir araştırma okudum beş vakit namazını kılan sayısı % 25 iken cumaları kılanların sayısı ise % 52 imiş, ben bunun tam sayılarına inanmıyorum ve bu sayıların daha düşük olduğunu düşünenlerdenim. Camiye sahip çıkarız, cami yapımına yardım ederiz ama girip namazımızı kılmayız. şehirlerde onca insan yaşamasına rağmen namaz kılmıyor. Hele mahalle camilerinde üç beş kişi, burada bu kadar kişi mi oturuyor? Dindarlık bitiyor ve artık lafta kalmaya başladı. Çarşıda dolaşırken bakın bakalım, kızlarımızın giyim kuşamına insan onlara bakmaya utanıyor. Baksan bir şey desen taciz oluyor, onların insanları tahrik etmek için giyindikleri tahrik olmuyor senin bakman taciz oluyor, nereden nereye geldik ya Rabbi. Ülkemiz dinen İslam dini, ama ne kadar islamı yaşadığımız örf ve adetlerimizi gelecek topluma gösterdiğimiz ortada görülmüyor mu? Her geçen gün bu unsurlardan uzaklaştığımız ortada değil mi? Güya biz islam ülkeleri içerisinde en büyük inançlarına bağlı bir ülkeyiz. Ya hadi oradan bir geçin siz. Nasılda hem dünyaya hem ahirete çalışıyoruz, herşey artık dünyalık ve din dışı oldu. Dinin yaşanmaması ve din dişi yaşam yavaş yavaş başladı. Şimdiki neslin kalbine din koymak yerine cebine üç beş kuruş para, cep telefonu, araba ve birde kız arkadaşı oldu mu ne etsin o arkadaş dini imanı. Şimdiki gençliğimizin hali bu değil mi? Hangimiz bunun dışında çocuklarımıza bir şey söyleyebiliyoruz? Bir kaç gün önce Müftülüğün düzenlediği ve Valiliğimizin katıldığı bir hafızlık töreni vardı. İnanın ümit varlığımız arttı, o gençleri görünce, ya Rabbi bunlar olsun var dedim. Tabi bu sayıların adedi ne kadar oda ayrı bir tartışma konusu. İnanın gidişatımız hiçte iyi değil, her geçen gün adımız Müslüman kendimiz ise dinsiz gibi yaşıyoruz. Her şeye sevap haram, hak, hukuk, kul hakkı, alkol, çıplak yaşam, çalmak, çırpmak, başkasının hakkını yemek gibi dinin emrettiği her kötülüğü yapmıyormuyuz? Çoluklu çocuklu bir hanımı kaçırıp, kanun benden yana deyip gelip ekranlarda pezevengi ile kocasının karşısına oturup yılışarak biz birbirimizi seviyoruz demiyormuyuz? Bunların neresinde islam ve adam gibi yaşamak var söylermisiniz? Gidişatımız hiç iç açıcı değil, yüce Rabbım hakkımızda hayırlısını versin bizleri de hidayete erdirsin. Yoksa her geçen gün birbirimizden ve inancımızdan kopuyoruz. Çocuklarımız bizden kopuyor, Allah'ım onların kalplerine hidayet versin.